Diyette Miyiz ? - Are We On a Diet ?

Diyette Miyiz ? | Netten Yazar

"Gözü Tanede Olan Kuşun, Ayağı Tuzaktan Kurtulmaz" 

Bir yandan zayıflamaya çalışan onlarca insan, diğer yandan da hangi televizyon kanalını açsam karşılaştığım yemek programları.Baklava,börek açan mı istersiniz ,taş fırında oğlak,kuzu pişiren mi ...

Zayıflamaya çalıştıkça birileri inadına kilo almamız için çaba sarfediyor diye düşünmeden edemiyorum.

Bir de diyetisyenler var ; günde 2 öğün yemeli diyenler,  3 öğün yemeli diyenler , yetmez 6 ögün , o da yetmez 8 öğün yemeli diyenlere ne demeli !

Adı da cazip geliyor değil mi ?

" Yiyerek zayıflama ! "

" Bir deli kuyuya taş atmış, 40 akıllı çıkaramamış. "

Öğün aralıkları çok sık olduğundan zihin sürekli yemekte,göz sürekli saatte.Öğün vakti geldiğinde acıkmamış olsa bile verilen diyete uymuş olmak için kendini yemek zorunda hissedenler bedeninize eziyet etmeyin.Gereksiz yere yeniden yemek kişilerin sağlıklarını bozar.

Büyüklerimizin sözlerine kulak verelim."Çok yemek, hastalıkların başı, az yemek ilaçların başıdır."   "Midenin üçte biri yemeklere, üçte biri içeceklere ayrılmalıdır. Üçte birinin hava payı, yani boş olması, en aşağı derecedir. En iyi derece, az yemek ve az uyumaktır."    "Bol bol yiyen bel bel bakar."  

 "Tokundan ölmüşlerin sayısı, acından ölmüşlerin sayısından daha çoktur."

Dünyanın birçok yerinde milyonlarca insanın ekmek, su gibi en temel ihtiyaçları karşılanmazken ve her geçen saat açlıktan yüzlerce insan ölürken, yine aynı dünyada şişmanlıktan ve aşırı kilolardan bahsetmek ne kadar utanç verici. Kabaca biri yokluktan diğeri bolluktan ölüyor.

Diyette Miyiz ? | Netten Yazar

Diyette Miyiz ? | Netten Yazar

 Zayıflatma çayları, bitkileri, hapları gibi pek çok ürün var. Light ürünler pahalı olmalarına rağmen büyük bir hızla tüketiliyor. Diyet sektörü gün geçtikçe büyüyor. Bunu medyanın televizyon programlarıyla, modayla her gün nasıl gündeme getirdiğini hatırlarsak bu sektörün daha da büyümeye devam edeceğini söyleyebiliriz.

Bir yandan reklamlarda, bağımlılık yapan bol kalorili yiyeceklerin tanıtımı yapılırken, öte yandan “zayıflık ve güzellik” gündemden düşmüyor. Gelecek nesillerin sağlığını, gelişimini engelleyen obezite sorunu çözülmeye çalışılırken, tüm sorunlarda olduğu gibi bu soruna da samimiyetsiz ve sahtekârca yaklaşılıyor.

Sistem ihtiyaçlar değil de kâr güdülü rekabet üzerine kurulu oldukça bu hep böyle devam edecektir...